logo

21 Mayıs 1917 Tarihli Ermeni Çeteciler Hakkında Rapor

21 Mayıs 1917 Tarihli Ermeni Çeteciler Hakkında Rapor 1 Şub 2014

21 Mayıs 1917 Tarihli Ermeni Çeteciler Hakkında Rapor.  Geyve ve civarında çetecilik yapan Ermeniler hakkında İzmit Mutasarraflığına Eski Dille Yazılmış Dilekçe ve tercümesi.. Tercümedeki eski kelimeler eski Türkçe Olduğundan Anlaşılmayabilir. Sitemizin Takipçilerinin Bilgilerine saygılarımızla Sunarız..

GEYVE’DE ÇETECİ ERMENİLERE YATAKLIK
YAPAN ERMENİLERİN SEVK EDİLMELERİ
Belge Görüntüleri:
[Geyve kazasındaki Ermenilerinden demiryollarında ve amele taburlarında çalışanların, Ermeni çetelerine yataklık ettiklerinden tehcire tabi tutulmaları gerektiğine dair Geyve Kaymakamlığı’ndan İzmit Mutasarrıflığı’na gönderilen rapor.]
29 B. 1335 (21 Mayıs 1917)
Emniyyet-i Umûmiyye Müdüriyyeti
144
İzmit Sancağı Mutasarrıflığı Cânib-i Alîsine
Sa‘âdetlü Efendim Hazretleri
Geyve kazâsından menâtık-ı ma‘lûmeye nakl edilen Ermenilerin hemân kısm-ı küllîsinin ma‘hûd Sabah Gülyan’ın bi’z-zât bu kazâ köylerini dolaşıp teşkîl eylediği Hınçak komitesine mensûb oldukları daha bidâyet-i edillesiyle makâm-ı atûfîlerine arz edilmiş ve Ermenilerin hicretlerinden evvel emr ü irâdeleriyle erkân-ı mühimmesi menâtık-ı ba‘îdeye nefy olunmuş idi.
Bunların mensûbîninden ba‘zıları şimendüfer kumpanyası’nın amelelik dîvârcılık, taşçılık gibi hidemâtında bulundukları içün telakkî olunan emr üzerine burada bırakılmışlardı ki nüfûs adedi epeyce bir yekûn teşkîl etmekdedir. Bu sûretle kendi memleketlerinde kalan bu Ermeniler istasyonda ikâmet etmekde ve her gün Doğançayı’nda bulunan Sille Amele Taburu efrâdıyla sâ’ir Ermenilere yataklık etmekde ve vekîl-i umûrları imiş gibi hizmet etmekdedirler. Bunlardan aslen Bitlisli olup yirmi seneden beri Geyve’de ikâmet eden Marko ile aslen Geyve’nin Kancir karyeli Serupe nâmındaki adamların ve kâbilelikle müştagil Mami nâm kadının daha üç gün evvel Sille Amele Taburu efrâdından Yalovalı Aram ile Geyve’nin Kancir karyesinden Asker Bereç nâmındaki adamlara yataklık ederek Avusturya teb‘asından Mösyö de Lenker’in fabrikasından yüz elli iki yüz lira kıymetindeki kayışı çaldıkları ve bunu hazm etmek içün fabrika bekçisiyle Köprübaşı muhtârının “otomatik” tabancayı göğsüne dayayıp öldürecekleri sırada der-dest edildikleri ve bir gün evvelisi de yine Sille Amele Taburu efrâdından Kancirli Aram Minasyan nâmında hâlis Hınçakist bir adamın Arifiye istasyonunda karanlıkdan bi’l-istifâde tren-i mahsûsa atlayarak Geyve’den geçerken jandarmalar tarafından görülüp kendisini aşağıya atarak ve ma‘hûde ebe kadının evinde gizlenip mezbûre kadın tarafından merkûm Aram’a müdâvât-ı âcile icrâ edilmekle beraber kendisinin saklandığı gerek tren-i mahsûsa râkib olanın ve gerekse fi‘l-i sirkati îkâ‘ ile iki İslâmın kanına girmeğe ramak kalmış iken ele geçirilen iki cânînin evrâk-ı tahkîkıyyeleriyle ma‘an Dîvân-ı Harb’e tevdî‘ olunmak üzere kazâ jandarma bölük kumandanlığı tarafından İzmit Jandarma Taburu Kumandanlığı’na gönderilmiş olmaları ma‘rûzât-ı âcizânemi isbâta kâfîdir zannındayım.
Bu böyle olmakla berâber geçenlerde Kurtbelen civârındaki bir mağarada un ile bir mikdâr şeker dahi bulunmuşdur. Dağlarda çeteler teşkîl ederek bir çok ehl-i İslâmın kendilerini katl ve mâllarını yağma eden firârî Ermeni efrâdı tarafından cinâyât-ı adîde îkâ‘ edilmekde olduğu zâhir ve bâhirdir. Bu Ermenilerin vakitli vakitsiz gidip gelmelerini dokuz seneden beri Geyve istasyon me’mûru bulunan Boyacıyan Efendi nâm kimsenin teshîl eylemesi de akla ba‘îd değildir. Kumpanya da müstahdem olması i‘tibârıyla Geyve’de ve bi’l-hâssa istasyonda ikâmet eden bu Ermeniler uzak mahallere müteferrik sûretde dağıtılmadıkça ve aslen bu mıntıka halkından olup yine bu mıntıkadaki amele taburlarında istihdâm olunan Ermeniler uzak mahallerdeki kıta‘âta nakl ve teb‘îd olunmadıkça her bir fenâlığın vukû‘u mahsûs ve muhakkakdır. Bir gün olacak ki bunlar yangın bile çıkaracaklardır. Şu bir aydan beri bi’l-hâssa bu taburlardan firâr edip de müsellah çeteler teşkîl eden Ermenilerin ne kadar mazlûm Müslüman kanı akıttıkları kuyûdât ile sâbitdir. Artık bu hâller meydânda iken buna feryâd etmemek beşerin ve bi’l-hâssa te’mîn-i inzibâta ve âsâyişe ve hukûk-ı ibâdı muhâfaza ile berâber umûrunu tedvîre me’mûr kimselerin yed-i kudretinde değildir. Harb-i hâzır dolâyısıyla Müslümân köylerinde eli silâh tutacak erkek nâmıyla hemân hiç bir kimse kalmamış en genç ve dinç bulunan Ermeniler amele taburlarından firâr edip evvelce kendi elleriyle yer altına gömdükleri silâhları birer birer çıkarıp gâyelerini elde etmek ve bir intikâm almak içün bî-çâre kadınları çocukları ve ihtiyâr Müslümanları hem de canavarcasına kesmeğe devâm eylemekde bulunmuşlardır. Ma‘lûm-ı âsafâneleridir ki Ermenilerin hicretlerinden sonra livânın her tarafından müdhiş harîkler vukû‘a gelmiş ve bunların fâ‘illerinin yine bu Ermeniler olduğuna şübhe kalmamışdır. Yangın zuhûr etmeyen yalnız Geyve kazâsı kalmışdır ki hâl böyle devâm etdikçe (yani istasyondaki yüz nüfûs râddesindeki Ermeniler memâlik-i ba‘îdeye gönderilip aynı zamânda bu mıntıka halkından olup yine bu mıntıkadaki amele taburlarında müstahdem Ermeniler uzak kıta‘âta gönderilmezse) Geyve kazâsında da yangın çıkarılacak ve belki de bir çok Müslümân kadın ve çocuklarla bir takım ihtiyârların kanları akacakdır. Ma‘a-hâzâ geçen sene Geyve’nin pazarına tesâdüf eden bir perşembe günü hükûmet konağında Zirâ‘at Bankası’nın ikâmet eylediği odanın dışarıdan kasanın bulunduğu köşesine kundak konulmak sûretiyle de harîk îkâ‘ına çalışılmış ve lehü’l-hamd hemân yetişilerek itfâ olunmuşdur. Bununla berâber kumpanyada istihdâm olunan bu adamların mâ-fevki olup her nedense hâlâ burada bırakılan ve on seneden beri Geyve’de müstahdem bulunan Trablusgarb harbi esnâsında harbin devâmı müddetince buradan def‘ edilip şimdi her ne esbâba mebnî ise burada kullanılan Mösyö Sotyo nâmında hâlis bir İtalyan mühendisi mevcuddur. Bu adamın da sû-i niyyeti ve Ermenilere olan sahâbet ve himâyesini şu kadarcık olsun arz edeceğim. Bekçiyi öldürecek olan bu sârik kumpanyasını o gece hânesinde yedirip içirip fi‘l-i sirkati îkâ‘ etmek içün dışarıya salıveren Marko ile Serupe nâm kimselerin ifâdesi alınmak içün Hükûmete gönderilmeleri bu İtalyan mühendisinden iltimâs olundukta Direksiyonun emri olmadıkça kimseyi gönderemeyeceğini ve Ermenilerin hiç bir cürm irtikâb ve îkâ‘ etmeyecekleri bedîhî bulunmakla berâber kumpanya mensûbîninin Hükûmetle alâka ve münâsebetleri bulunmadığını beyân eylemiş ve şu beyânât bi’t-tab‘ merdûd bulunduğu gibi Hükûmet içerisinde de Hükûmetin bulunmayacağı bedâhetine nazaran Marko ile Serupe nâm kimseler Hükûmete götürülerek ifâdeleri alınmış ve yine serbest bırakılıp işleri başına gönderilmişdir. Artık ahvâlin bu derece münkeşif olduğuna nazaran bu Ermenilerin yine buralarda istihdâmı kat‘iyyen câ’iz değildir. Buna binâen netîcesinin vehâmeti der-kâr olan mes’elenin ehemmiyetle nazar-ı dikkate alınması ve icrâ-yı îcâbına inâyet buyurulması selâmet nâmına hâssaten arz ve istirhâm olunup ol bâbda emr ü fermân hazret-i men-lehü’l-emrindir.
Fî 21 Mayıs sene [1]333 2/227
Geyve Kâ’im-i makâmı Vekîlî
Jandarma Bölük Ku Hüseyin Sabrî    Hüseyin Sabrî

Etiketler: » » » » »